Bugün de karmakarışığım
bir cinas tevafuğum dahi yok
adımı tekrar eden lakırdılar duyuyorum yanan sigaralardan
baş ucunda ibrişim kanatlı beyaz bir melek
uçamadığını bildiğim için daha güzel


Bugün de karmakarışığım
rengim gri her zaman ki gibi, biraz da lacivert
su seslerini çiş zannediyorum gözlerim kapalı olduğunda
yan odadan telefon açıyor cinsimin tıpkısının aynısı mahlukat
dolu ay, bir başka yalnızlığı kucaklatıyor ezanla


Bugün de karmakarışığım
dertsiz olduğumu söylüyor gözlerime her bakan
oysa ben Faust ile Freud ayrımında Kinsey’i tanıyorum
eşcinsel acıların her birinde regl sancısı hayat
bir taş da aynaya, kimseye sormadan ben fırlatıyorum


Bugün de karmakarışığım
uygunsuz aşklar seçiyorum balkondaki mandallardan
göğüs uçlarında mehter sesleri duymak tarih
her sabah okunan antlardan farksız olmuş yaşamak
alın terine dokunmak günah, çalmak olmuş salih


Bugün de karmakarışığım
gazetedeki fotoğraflarda prezervatifsiz anlaklar
bir şehri baştan başa dolaşmak için tüplü arabaya ihtiyaç var
yaşadığımı zannettiğim kadar insanım
kalemin enfarktüslerinden arda kalmış sarı sayfalar


Bugün de karmakarışığım
ehliyetli düzenbazlıklar peşinde meşhur dönerciler
sabahın ilk ışıkları kadar güzel bir kadını kucaklarken
bembeyaz teninde pembe yaşları akar
şahit olamayan şiirler öldürürken beni güftesiz
her Allahın kulu, bunu da diğerleri gibi aşka yorar