0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1353
Okunma

Seni görmek,
yıldızların yüzünü göstermediği bir gecenin,
aslında
bulutların, gökyüzünün yırtık pırtık bir perdesi olduğunu farketmek gibi.
Yani gerçekçi
bir o kadar da şehvetli...
Senin elini tutmak,
bulutların
şimşeğin ışığından, göğün hırıltısından korkup
ağladığını bilmek gibi.
Yani şair ruhlu
bir o kadar da derin...
Seni öpmek,
toprağın kokusunun
aslında bulutların korkusu olduğunu fark etmek gibi
Yani bilimsel gerçeklerin alayını veto eder gibi
bir o kadar da hayalperest...
/
Oysa ben deliyim, ben hastayım
konuşurum her gece
aslında duvardır o...
Duvarları görmenin, tutumanın veya öpmenin
pek de şiirsel bir yanı yok...
En kötüsü de,
neyin duvar, kimin yar olduğundan benim haberim yok...
Hüseyin Özkaymak