uzaktaki susku yaşlanmaz bir türlü
bir pazartesi gündüzüne benzeyişinle
yitiyor okul zamanlarına açılan ne varsa
ve senfonik bir uğultusu olacak birgün
ilkyaz sevişmelerini birlikte özleyişimizin
bana bir yol türküsü eyledin yaşamı
sisli dağlarla kardım gençliğimi...

uyruğu cehennemli öğlen hüzünlerimde
yavan öğünümdün
kökleri yüreğimde esenliğinle
ve yurtsuz bir kavmin son göçüdür hayat
göçebe...
yerleşik olansa bir başına ölmektir
beni sen yaydın yeryüzüne
uygarlığım sana düğümlü...

sevdamı tek başıma düşünmeyi öğrendim
yalnızlık enzorlu sınavındaydı ellerimde
ve hiçbir ayrılığın karşılığı değil
bu susuzluk
üstelik
üstelik
nedensiz acılar çekmedim hiç
ihanet etmedim
sensizliğin şubat soğuklarını sevişine
yatağıma hiçbir rüyayı almadım
gidişini aklıma getirmeden
üstelik
üstelik
ani intiharlar havalarında olmadım hiç
yoksunluğu akşamlarla zengin odaları
dolaşmadan adım adım...




kağan işçen...