7
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
1154
Okunma

yontuldu kalbi bir canım dediğinde
çember çevirildi etrafına
metruk bir halde sürünür bir meçhûle
demlenir erdemleri
umutlar hasbelkader neşesinden divane
sunağa değer -adı- öksürükle tırmanır gursağa
dudakların öptükçe serinler kevserinde
gözleri kömür karası bade sunarken
ismi saatli mâarif okunurdu içre içre
akılda pişen gönüle düştüğünde
sığınıp bir kaç sözcüğün arkasına
uçuştu kalp dehlizinden yağmur sesine
geceler ayaz muhal midir
sokaklar karanlık gözler ışıman
oda parlak ey sevgili yattığı derin uykudan
zehir gördüğü rüya ateşli karanlıkta
istersen düşür bir fecirle kapkara cehenneme
sürünür güz yaprakları aşkın içinde
aşktan kadın yapar güneşte erimeyen
zaten; bulutlar vuslat der -hep firâka vurur-
Gökkuşağı gökyüzünün süsü varla yokluk arası
hayat haydi düş peşe düşmeden firkat ağına
çile dağlarında yontulup mağaralarda büyür nur
ömre sığmadı -Terk-i diyar edeli sevgili- yalnız
kol gezip kezzap çukurunda ay çökünce geceye
darlıktan genişliğe açıldı karanlık yollar
kimbilir belki bahaneydi bu yüzden yalnızlık
nasılsa çembere dönüyor oda
bir bir dökülüyor aklar vuruyor
yüzün yansıyınca enginlerden
ufuklara vefa yazılıyorsun