3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1455
Okunma

Akşam oldu,
Bağır hadi tüm sessiz harfleri
Kahve falında bir yol gözükecek adına.
Bilir misin, onu dahi bilmem
Biz kaybetmeyi başta göze almış canlılarız
Yürüdükçe kaybedeceksin,
Herhangi bir şehrin, herhangi bir yolunda!
Hayat tekrarlandığı kadar akılda kalır
Sevdiklerin hatırladığın kadar sevilir;
Sen sevmek için kendini hırpalarken
Çok zaman kaybedeceksin bir yolda
Ağır lekeler bırakacaksın ardın sıra.
İnsan doğarken günahlarının tuzunu silermiş annesinin gözlerine
Ve annesi ağlarmış…
Sonrası?
Sonrası aynı, sonraların belirsizliğinde cebinde hep bir telefon kartı;
Ama aranacak kimsesi olmayan günler, haftalar, aylar
-Bir ikindi ezanında ölüm.
Biliyor musun, nereden bilecen ki değil mi?
Ben en çok bir ikindi ezanı sonrası ölmek istemişimdir
Hani uykunun en çok bastırdığı zaman
Sırf uyumak için…
Daha hırsla mı sileceksin şimdi gözlerini
Ağlama be ağlama, tamam soğanlı yumurta yemeyeceğim
Bir Pazar gününü ertelemeden yaşamak için
Son kibritini dudağına çalmak için saçlarını okşayacağım;
O da olmadı, kandilini kutlayıp dönerim geri
Gözlerinden hırslı bir öpücüğü emanet edip hamamböceklerine
Gece oldu mu, sırf bir daha rahatsız etmesinler diye seni!
Deri bir cüzdanın içinde sıkışan kimlik kartı kadar
Gerektiğinde anlatılması gereken bir aşkım var benim
Hani oldu da sorarsa şu her sabah demir çöplükten kâğıt arayan kadın
Ben ona ne kadar güzel gözlerin var demeden!
5.0
100% (5)