1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1576
Okunma

hüzün mevsimiydi yeni hatırladım vaktini
başım önümde yürürdüm hayatı
ve karanlıktı her taraf
yalnızlıktı her taraf içim ağlardı yüzümdeki gülüşle
bilmemelidir kimse kanasa da yürek
böyle öğretmişti babamız bize
böyle öğretilirken unutuldu insan olmayı unutacağımız.
devirdim yılları bir bardak soğuk su üstüne içerek
acılar, yaşandıkça yaslanan yürek ve yaşlanan fikir
kimliksiz bir sorgu, sessiz bir haykırış
diyemedik asla içimizin yangınının
bir tutam saçtan geldiğini.
diyemedik bir tutam saçın ilmek olup boyna geçirildiğini..
ve böylece aşksız kaldık, aç kaldı ruhumuz
varlık içinde yokluğa mahkumıyet gibi basit bir sürgünümüz.
yarısı geçti bir ıslanmadan kirpikler ağlayarak
mutluluğu yaşayan bir çift yüreğin aşkını ayıplayarak.
hüzün mevsimiydi yeni hatırladım takvim yapragındaki tarihi
sadece bir gün kalmıştı ölüm mevsimine
sadece bir gül kalmıştı aşk bahçesinde
bakıyordum, korkuyordum dokunmaya
güller koparılıp koklanmalıydı çünkü öğrendiğim
öğretilerden oluşan hayatım öğütlemişti bunu
ve hayat öğütmüştü mutlu olmaya dair cesareti
çocuk yüreğimi.
kral çıplak diyemedik
züleyha ve yusuf var diyemedik
kamber ile aslı var diyemedik
bu yüzden sahici aşk meyvesin yiyemedik.
gün kalmışken an kaldı ölmeye,
şan kalacak, nam kalacak derken yürek başladı yaşlanmaya
çan çalacak kitap adından gerçek bizim için
ve ramak kaldı göçmeye
kupkuru bir mısır çölüyle nilsiz
kupkuru bir suskunlukla dilsiz
derken
seni derledi kader...
toprak kadar gerçek, gök kadar sonsuz
züleyhadan bu yana hiç düşülmemiş bir dehliz
mutluluk saçan en çetrefilli sorguları bitiren bir söz
ama saf bakıştan bir sevda, saf tutarken mevlaya
yüreğim
acılarda çaresiz.
bir akrep kıskacı,
bir bir yılan zehri, kertenkele üflerken ateşine ibrahimin
karınca taşırken suyu sönsün diye nemrutun ateşine
doğan esenlik oldun yüreğime
yağan yağmur çölüme
yeşerttin her bir yanı, her bir yangından arda odunlar balık
ve ateşler su
hoş geldin yokluğumu var eden
varlığında kendimi bulduğum.
5.0
100% (1)