Lisânını yordamına göre uzat dediler
Noktalarım açıkta kaldı…


Say ki
Zikrime zerk edeli lügatler çaresizlik
Efkâra kandiller yakıyor kımıl kımıl sessizlik…



Üveyik bir akşamın kızıl yamaçlarına tünemiş
Yüreğimin yalım yalım rüzgârı
Donuk bir vakte mühürlenmiş
Figan susan gözlerimin b/ela diyarı…


Zifti ağrılarını yudumluyorum
Güneşe boyun eğen gecenin
Dem a dem sorguların içinde
Kem küm sayıklıyorum…


Be hey nurü suskularıma didar hüznü narin kanayan
Hicretine boyun eğdiğim ruha dokunan hicran!
Be hey takvimler boyu avaz avaz şeb-i yelda gamlanan
Tevekkeli boyna dolanan zaman!
İncittikçe leyli sevinçlerimi meddücezrin
Ve ağladıkça alnımda o içli keman
Bana hazan
Bana hüsran
Bana yan… Ki
Işımıyor göz
Akmıyor cümle Nazan…



Kırgınlığım giyinirken serçelerin sedeften sedasını
Maval okuyor gök
Sükût etmiyor yağmur
Sesim ardı alakan
Can havli hıçkırıyor sadaktan…



Hüsnü hatra müzminken kelam
Zari susuyor nefes
Refakat ediyor ayağa tökez
Kısasa kısas her ses…



Be hey zihnime müptela vuslat
Elif elif kanayan yara/m
Taşı(rı)yorum bilincin beldesine eyvahımı
Çerağı yakıp süveyda gölgesinde
C/an kusuyorum damardan sızlanarak
Hırkasız
Feyizsiz yalpalayarak…


Nice ki ayak değmez doruğun
Ölü toprağında hayaller kurdum…
Nice ki zerresiyle sustum soluğun
Ay’ın kırık türküsünde boğuldum…


Velhasıl, türlü sokaklar kurdum
Eksilen akşamlarda
Aksisedamda devinsin diye leyla
Yürüsün kendi faili olduğu katliamında
Şakaklarında gül yeşersin durmadan
Mecnunun kirpiğinin yaşından…



Herkes üşüyor ağzımda
Kefen kefen ah zerya
Akrep ile zehirlenmiş zamanda
Yaşamak haram bana…
Sızı sızı yakarken tuz yığını al teni
Güneş ızdırap bana
Aşk maşasıymış her ağzın
Gayri mürekkep yasak bana
İçli satırlar ki kalbin gizli sayhası
Namluda kurşun bana
Âlem ki, sisli çehreler gölge adımlar
Riya dolu ormanlar
Korku düşer yâdıma
Evladır kırık Islıklar bana…


Sustuklarımı karalıyordum oysa
Noktalarım çekilirken inzivaya
Ve lisânımı sürçüyordum suskunun yordamına
Y/alaz bir öfkenin kadın bakışlarıyla
Kırıp dizimi çığlıkların sancılı mabedine
Öldükçe bölünüyorum isimsiz parçalara …