16
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1189
Okunma
göğsümde kanlı bir ölüm büyütüyorum sana…
çoğu kez uslanmıştı korkuların ellerimde
yüzümü erteledim sevgili
yağmurlara çıkmıyorum, gök yüzüne bakmıyorum sevinçle
sağanaklara, acılara dönmüyorum yüzümü, tanrı şimşeklerini çeksin gökyüzümden
ifademi kuruladım…
kendini başka yağmurda ara, sildim duanı kutsallığımdan
artık fotoğrafları yakmaya hazırım
resimlerime ses çizmiyorum
anlaşılıyor ki daha beklemiyorum kimseyi
tütününe sarıp yaramı, tütsüleyip çektim içime
ölgünleşiyor bakışlarım
boş bir fotoğraf gibi artık, gözlerimde anılar barındırmıyorum
körledim geçmişi
usturalı bir sessizlik yankısı sabahlarım
fenerleri sönmesin…
içimde Diyojen sancısının, gölgelerimin putunu yıktım
hakikatimin yağmuruna dayadım avuçlarımı
kana kana içtim ihaneti ve aşkı
duraklarını kaldırdım kollarımın, bedenimi bir fahişeye dişlettim
tenimde yıllanmış bir kölenin paslı nefesi
cüzzamını yüzüme alıyorum, kimliğim olsun
pusulu aralıklar kovalıyorum, parçalanıp çoğalıyor anlam
dudaklarına deyeyim için bütün yalanlar
yalan kaburgalarımın özlemi
erteledim ruhumu hükümsüzdür…
göğsümde kanlı bir ölüm büyütüyorum sana…
kanında boğmak için içimde debelenen hayvanı
Kubilay Yıldız
(önceki şiir Bedenimden Notlar I .)