çok güzel dizelerdi hocam.

USTA KALEMİ KUTLUYOR.BÜTÜN ŞEHİTLERİMİZE ALLAHTAN RAHMET DİLİYORUMM.SAYGILARIMLA.

Önemli bir tarihi anlatan güzel başarılı bir çalışma sunmuşsunuz sayın şâirim, beğeniyle okudum.


Sayın hocam, sizi ve şiirlerinizi özlemiştik, lütfen bizi sizden mahrum etmeyiniz, içtenliğimle dikte edeyim ki sizi arıyor ve özlüyoruz efendim...

Saygı ve sevgilerimle...

İlk Harfinden son harfine kadar işlenmiş bir mücevher şiirinizi yüreğimden kutluyorum... Sevgi Ve saygılarımla Abiciğim...

Elime aldığımda hicap duyan kalemim
Yarın mahşerde beni sorgularsa ne derim?
Öyle hüzün doluyum, öyle büyük elemim!
Vallahi bu Dünya’da yatacak yok bir yerim.

Sarıkamış, tarihe sığmayan büyük dram!
Ovalar çok sığ kalır, dağların dengindedir
Şifa bulmaz yıllarca, kanar içimde yaram
Şükür ki gelen ölüm kefenin rengindedir.

Toplanmadan güç-kuvvet elde olan imkânla
Çarpışmakta dağlarda Mehmet’im yarı çıplak!
Ne kadar vuruşsa da canla, başla, imânla
Kar-fırtına durmadan vuruyor acı şaplak.

Bir macera peşinde at sürerken kumandan
Memleketin ahvali edilirken göz ardı
Toplanırken sefere Mehmet’im dört bir yandan
Yollar çetin, dağlarda diz boyu karlar vardı.

Geçerken içteki hırs, sağduyunun önüne
Beklenir mi nevbahar daha var beş-altı ay
Bırakılır mı savaş Mehmetçiğin gönlüne
Zaferde değil mi ki kumandana büyük pay

Zemheriyle birlikte çıktılar uzun yola
Gözbebeği çocuklar, tekmil Anadolu’nun
Ne sırtında bir kaput, ne de yolda bir mola
Hırs yüzünden vermedi kumandanı ordunun.

Çoğu nazik bedende Yemen’den kalma içlik
Yok, yoksulluk içinde cepheye giden asker
Atların pisliğinden arpa seçtirir açlık
Ölen atın yerine topları Mehmet çeker

Dondurucu soğuktan eller, ayaklar yarık
Cepheye varamadan daha yolun başında
Postalı yok ayakta, bir parça yırtık çarık
Kırılan bu fidanlar daha yirmi yaşında

Gözler kör, kulak sağır zulüm içinde zulüm
Bir girdabın içine çekildikçe bedenler.
Beklerken yollarını dağlarda beyaz ölüm!
Bir daha dönmeyecek bu savaşa gidenler.

Yapraksız ağaçlara tünerken çat ayazda
Geldi gece yarısı haber vermeden ölüm.
Tarih! Sen de bunları yeter ki doğru yaz da
Bilinsin Mehmet’ime yapılan bunca zulüm.

Doğarken ilk ışığı Allahuekber Dağı’nın
Döküyor şühedayı birer, birer ağaçlar.
Açıyor kar üstünde gülü İrem Bağı’nın
Beyaz hüzün büründü; Dere, tepe, yamaçlar.

Ey şüheda! Yastayım, ben bunları yazarken
Sen ki tarihe sığmaz dramı yaşayansın
Tarih, hâlâ olanı yalan, yanlış yazarken
Onu okuyan dilim kendisinden utansın…


Sarıkamış; Beyaz hüzün!
Sarıkamış; Kanayan Yaram!
Sarıkamış; Mahşere Kalan Davam!

Üstadım yüregin kalemin daim olsun tarihin içindeki yaşanmış gerçeklerin destanıyı şiiriniz şu günlerde Milletimize yakıştırılmaya çalışılan ve fütürsuzca mecliste dahi katliam kültürü Türklerin geçmişinde var diyenlere tokat gibi cevap kolay Vatan kazanılmadığının kanıtı yazdıklarınız canı gönülden kutluyorum selam ve dualarla sayğılar.
Ecdadımızın mekanı cennet olsun