9
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
1609
Okunma

Baba
Kâfir sedası bir zılgıt tünemiş baykuş ağzından
Kulaklarıma
Bir yılan işvesiyle sokuyor yüreğimi
Hayra yorsam da
Dikiz tutup dualara iyi niyetimi
Bahar alası umutlarımı siyaha gömüyorum….
Baba
Gözlerinin yeşilini getir hüzzam çağrılarıma
Demli muhabbetimle öyküneyim satır satır ağrılarımı
Getir ki gözlerini rengiyle kanayayım
Turnalara ezberlettiğim hasretliğimin uç veren dudağıyla
Kırgınlığımı
Suskunluğumu anlatayım…
Baba
Siyah burçak veren toprağımızı eşelesem de
Kâr etmiyor gözyaşıyla sulamak
Yaz yağmuru nasıl kokar bilmeden
Ayaz yemişçesine boynu eğri yanımız
Bastıkça ayakucuna âlemin
Uykumuz bölündü çıngıraklarla
Bir sıradağ türküsü içinde ahımız yandı…
Baba
Bilmem bu kaçıncı dağlanışı intizarımın
Bu kaçıncı yazışım kuytu köşelerinde sızlanarak ömrümü
Bu kaçıncı feryat bu kaçıncı ıssızlığım
Adına bırakırken gönül kırıklığımı
İçimde ki öksüz çocuğun gözleri buğu buğu
Benzi soluk
Gerdanında sensizliği takınmış iki çift gözyaşıyla
Bilsen nasılda ürkek akşam sükûtlarında…
Ah baba
Cevr-ü cefanın ortasında şaşkınım nicedir
Ters esiyor rüzgâr
Gökyüzü/m kan damlıyor umutlarıma
Şafaklarım kar’a boyandıkça
Bilincime yol tuttu bir oylum köz isyan…
Baba
Adını nakış nakış dokuyorum güncelerime
Varlığını hissediyorum yürek içimde
Bir ben adını anıyorum
Ruhum üşürken.
Ve alnımdan buram buram dökülürken hasrete terler
Bir ben yeminler ediyorum adın üstüne
Ne olur tara baba fildişi taraklarla ağıtlarımı
Yaftalı sözlerimi dillendiren yüreğime insin sessizliğin
Böğrüme yürürken acı soluğu türkülerin
Bırak da öpeyim nasırlı ellerinden
Yüreğimde kalmasın artık pençesi yaşamakların…
üveysi bir ninni iz ’ânlıyken şakaklarıma
Soluklan deme sakın yaşamın alazına
Deme!
Mezarlar kahkaha atmıyor mu yaşayanlara?
N’olur söyle baba?