11
Yorum
7
Beğeni
0,0
Puan
1380
Okunma

Fırtınalar karşısında eğilmiş çimenler gibi
Uzun beyaz eteklerinin altında çıplak ayakları
Islak kumların üstünde başı omuzlarına düşmüş bir kadın
Akşamın alacakaranlığında yürüyordu
Kim bilir kaçıncı kez sızlarken kan çanağı gözleri
Çiğnenmiş duygularına aldırmadan
Saçlarını savuran rüzgârlara fısıldayarak
Yalancı varlığın adını sulara bırakıyordu
Nasıl yürüdüğünü bilmeden ilerlerken
Bütünleşiyordu bedeni dalgaların seslerinde
Uzatıyordu ellerini köhne bir kayığa özlemle sarılırcasına
Yüreğinden taşan gözyaşlarını kucaklıyordu yanakları
Hiç kimse kimseyi bilemezdi yitik sevdanın acısında
Ne zordur ki! Sükûneti korumak kalbinin kanasında
Geceye dökülüyordu ürkek bir kadının dudaklarından
Hasret kokusu sinmiş anıların eskimediği kumsala
Unutamadım seni ben mahkûmum bu limana…
Ümmühan YILDIZ