12
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
2002
Okunma

Sen yine de bana insani bir ezgi sakla
aklanır aklanmaz koşup gelirim şaşkın aklına ‘
ağrı ol
yok ki
saklansın
ömür
yağmur pıhtılı düş
sokaklara
zihninden uru uçur
seni düşür
bu
çok çukur
yaşam
şiir kaynattım
içinde gözlerinin yeşili
kokuyor uğruyor konuğum
buğusuna adını yazıyorum
sende sen ile ısınıyorum
ırağa otur yitirilmeyi bekle
nasılsa ardına saklandığın
gök efendisi çalacak seni benden
dil çatlak tavrınla bulut besle
tavrı lâl yol kuşlarım dillensin
eğer
duyuyorsan
teninde dağıldığım toprağın buharına âşık
bir nefes ayrılıkla gelme, gitme
gözlerim rıhtımına askıntı
ferin, şarabını içiyorum
zamansız bir hırsızım
ayık bir ayyaşa sor beni
ellerim düşüyor
özlüyor şehirler seni
anlık mil kiralı gözlerim
sergili ahlarım sarkıyor
fer kuytusundan tuz kanalına
kundakla ellerini
elma vadilerimi kurut
zihnime sayıkla fikri
yağmur kesiyor seyri
yol iltihabını kovalıyorum
gözüm kiralık mil beklentisi
yokluğun İntihar gezintisi
dilim üşüyor limanlarında
sözlerine tırmanıyor hitabım
soluğuna yolum düşüyor
ağrıları emziriyor heceler
sokaklarıma pıhtılı yağmur
rıhtımına çek beni aşk
Leyla’nın vadesi doluyor
mecnun soluyor mecalsiz
yüreğimin kürekleri kırılıyor
yağmurlara bölünüyorum
üzerime mil kiralıyor gözlerin
hislenen şiir’im inciniyor
şimo