28
Yorum
14
Beğeni
0,0
Puan
3897
Okunma


İçimdeki düzlükte yollar uzar
Uzar yolar
Kıvrılır
Dolanır ince uzun
Dal dal olur
Ayrılır üçe beşe
Ve bakar tanrı
Sessiz
Müdahalesiz
Seçtiğin yol
Bıraktığın iz
Ah! İçimin kargaşasında savrulan çocuk
İnsan
nasıl uyanır sabaha
Güneş yoktur
Yoktur güneş
Yaprak kuru
Toprak çatlak
Atlar susuz
Bir su akar derinden
İçilmez
Kesilir buz
Kalbim kadar bir ülke
Ölüme gitmez hiçbir çocuk
Eylülde
Karanlık
Sinsi
Uyumaz pusudaki
İner geceye
Geceye iner
Ve bir kadın
Uyanır düşüme
Bilir gibi başına gelecekleri
Doldurur gibi
Bütün boş beşikleri
Çocuklar doğurur
Ölüme gitmez hiçbir çocuk
Eylülde
Umut üfler
Tanrının
Ağlayan gözlerine
sevgi Dündar/ekim2011