1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
997
Okunma

Karanlık bir mahzenin,
Soğuk adıdır sensizlik…
Yokluğunun demir parmaklıkları erimez,
Gün ışığına hasret gönül hücremde
Akşamları kaldırımlarda batan güneş
Sensin, bakışları efkârıma yeten güzel
Dağlar yeşil gözlerini kuşanmış
Baharı karşılıyor
Benimse yalnızlık kara kışım olmuş
Eksilmez tipim boram.
Sen görünmeyince gözüme
Kalbimin irili ufaklı ışıkları söner
Son tren de kalkar gardan
Acı bir siren sesi gelir uzaklardan
Adı ayrılık bu şehrin…
Denizimde martılar aç kalır
Mavinin nazik tonu kararır tuvalimde
Ben denizi gözlerinden taşırdım fırçama
Bünyeme ağır gelir dudağındaki gurbet
Çöl gecelerinde bir yıldıza bakmaktır gözlerin
Lalezar tohumu ekerken humuslu toprağıma
Kanar derinden karanfiller dalında
Sevda yüzlü balıkların nesli tükenmiş buralarda
Uzak denizlere göç etmiş
Niyetim bozulur sevda oruçlarında
Tutuşur nağmelerim gidişinin eylül yangınında
Notası silinmişken unut sözlerini aşkın
Hüzzam makamında bir türkü olur bakışın
Bundan sonra.
Devleşen isyanın
Cüce kalmışken ayrılığa
Kibrit alevi hüzünleri yangına çevirir terk edişin
Bende salası okunurken mutluluğun
Senden fetih ezanları okunur vuslatın
Kara gözlerini ay ışığı kıskanırken
12. 04. 07
Hüseyin Özbay