3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
987
Okunma
Gundim...
Verilmiş bir sözü tuza basıyorum her hecem de
Her hece ölüme yeminli
Her şiirde seni ağlatan ağıtlar ve dağlar...
arındır suçlarımdan dağlarımın maralı, üzgün gundim
ben yanarken sen için böyle ayrı
böyle daha bir hicran kokan yağmurlara emanet şehirlerde
ellerini aç ömrümün sızısında kuşlarımın ahı
zalim kentlerin yası sanki
dayanmanın bir adı sen de kalınmışlığın yazgısı...
Tarifsizim...
Yalnızlığımın sığındığı hasretin kadar büyüklük de
Susumayı özlemek kadar sevmek diliyor bulutlar
Ah yine böyle çaysız; sensiz başım dönüyor
gundim
toprağımda ay sancılı bir is toplar bacalardan
karbonlarda zehirlerken ciğerimi bir ihtilal daha
gecelerde daha bir aç oluyorum nedense sevdana
eskitildikçe eskimeyen eskileri olan beyazlığında
tutsaklığına nazlı ağıtlar diziyorum acı yalnızlığımda
İsimsizim...
Kırmızı kirpiklerinden saçılır gibi alınganlığım
Gundim, bak yaşamak da sensiz geçer diyenler
Hep mi göz göre göre yalan söylüyor...
bu acının elbet sonu gelmez dağlarımın efsanesi
hasretin ülke ülke göç ederken zoraki
bir yanımda eziyet eder derdin en yamanı
ay canında balı nisyan; sızında bin nar-ı pinhan
Gundim...
Bitmez hiç değil mi bu intizarım
Garibim...bilerem....inan...
5.0
100% (9)