10
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
2063
Okunma

İnsanlar gider şarkıları kalır
Şarkılar var uzun
Yüzyıllar dolanır
Şarkılar var kısa
Söylendiği yerde kalır
Şarkılar var benim şarkılarım
Söyletmezler içimde kalır ...
’ Aziz Nesin ’
/her şiir şairini ararken yorulur biraz
şiirsiz şairlerin yitikliği yokluktandır
şairsiz şiirlerin garipliği sahipsizlikten/
gemiler dar boğazlara sürüklenir
ben sana koşmak için niyetlenirim
sen bana susmak için can atarsın
geç kalmış bir yorgunlukla bekleriz
böylesi günler ömrümüzden ömür alır
-kanatlarım kırgın, bir yere konmam gerek
derken bir kavşakta
nutku tutulur adımlarımın
güzergah değiştirmeye nazır bakışlarda kalırım
uzaklığın gözümü ürkütür o vakit
boğazımda bir düğüm
zayi bir çığlıkla gelen
alaturka nidalar
biraz mandolin hüznü
’benim için sakla şiirlerini
okumaya geleceğim apansız’
zaman nasıl da daralır rüzgarların suskusunda
tükenir umutlar yoksun avuç içlerinde
oysa tükenmesin isterim solukların
derdim, zenginlikten gelme bereket artığı
aşk yoksulu duvarlarda çerçeve izi gibi sahipsiz kalır
gecenin dönümüne şahit olurum
dolunaya gebe kalmış o laciverdimsi gökyüzüne selam verir saygı duruşum
güneşim üzülür ’bağrı yanık’ aşklara
güneşim buz tutar hüzzam makamında bir kahır
sitemlerden arınmayan ağaç gölgelerinde su olur nemli telaşım
’bekle beni
kurşuna dizeceğim zamansız gitmeleri’
şaşırmak isterim
şımartılmış günlerde ipe dizmek gelir içimden sevgisizliğin ıslak geçmişini
ama şaşırtmayı sevmez kimse
dış kapının madallarını içerde de saklar birileri
ayrıcalıklar ikileminde mercan şahanelikleriyle
asamam gelmişi / geçmişi
bir ağrı ağırlığıyla oturur kalbime
ben masalları severim
bir de
pazar konçertolarında
çocukluğumdan kalma ayak izimin saydamlığını özlerim
koyulduğum her hikaye biraz seni andırır
raks bu ya
hep sana döner pusulasız değirmenlerim
hınzırlıktan her geçişimde
yakalanırım hırsız gibi
bakışını çaldığım
gözlerinin hükümranlığında
kirpiklerinin deviniminde
kaybolursun bilmediğin iklimimde
’özle beni
soluk soluğa geleceğim beklemediğin bir türküde’
en sonra sıraya dizilmiş vagonlar gibi
sevilmeye aç gözlerin gelir aklıma
- kumral sevişlerimde -
peşi sıra ellerin
parmak uçlarından öpmek her iç çekişinde
ve titrediğinde sesin
çoğalmak
çoğalabildiğim her türküde
heyecanla beklemek
her vakitte
ibadet gibi yansımak
dilemek belki de
senfoni kırığı aşkın
zemheriye çalmış hasretiyle yanmak sevdiğinde
bazıları hep sevse
bazıları hep sevilse
hazin bir türküden bulaşmış gibi
kırmızı duvaklı ayrılıklar örtülmese saçlarına sevda gelinlerinin
sonra başlamasa bir yiğit;
’men onu sevmişem bir ilkbaharda
o beni terkeyledi boranda garda’
fulya/mayıs2011