5
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2583
Okunma

Valizinde taşırken, sılayı gurbet ele
Hüzünlü akşamlarda, gözyaşı döner sele
Ya bir de yanık türkü, gelirse o an dile
Söylersin hep içinden, kendine sessiz, sessiz
Yüreğin aşinasız; yalnız, garip, kimsesiz…
Attığın her adımda, refakatçin pişmanlık
Gelip geçer önünden, umutların bir anlık
Sonra çöker gurbetin gecesine karanlık
Hep içine akarken gözyaşın sessiz, sessiz
Soğuk kaldırımlarda; yalnız, garip, kimsesiz…
Dişlenmiş yataklarda, gebe kalırken gece
Doğan gün farklı değil, bilinmeyen bilmece
Sayıklayıp dururken sılayı hece, hece
Bir hayal durağında, beklerken sessiz, sessiz
Gurbetin kucağında; yalnız, garip, kimsesiz…
Çıkıp gelir mi? Bilmem! Bir dost ya da aşina
Merhaba diyerekten, şöyle geçip karşına
Rastlarsın belli mi olur belki arkadaşına
Düşünürken bunları içinde sessiz, sessiz
Bir otel odasında can verirsin, kimsesiz…
Ereğli, 29 Mart 2011
Yüksel Erentürk YILMAZ
5.0
100% (6)