6
Yorum
0
Beğeni
4,9
Puan
1560
Okunma

Ve gözlerim görmeyecek endamını
Çarmıha gerilmiş ruhum
Dokunmayacak tenine
Üzgünüm!
Kutsal kelimeler anlatamayacak
Sendeki benleri
Dergâhımızın erenleri
Açlığa susamış cennetin kapısından
Eli mahkûm düşleri
Hırpalayacak koynumuzda
Sayısız ayak izlerine bulanmış
Pislikler yeşerecek dudaklarımızda
Ve ardımızda ağlaşan çocuklar
İçimize işleyen paslı demirlerin
Sesinde zamanı susturacak
Sahipsiz bir kaktüs gibi kalacak
Çölün kumunda çıplak düşlerimiz
Başıboş bir kadın gibi
Ağlayacak içimizdeki senler
Savaşında gövdem yenik duracak başına
Yüreğim ellerinde bir serçe korkaklığında
Kendini intihara çekecek
Açlığa dil yalamış ruhum
Sensizliğinde kan kusacak
Beynine
Yolunda ayaklarını süpürecek
Dilim
Gözlerim okyanusunda kıyıda duran
Fenerin diye kalacak
Kırık usunda kırık bir ayna…
Susamış dudaklarımdan kuraklığına
Akan ruhum
Seraplar nakşedecek yüreğine
Ve sen usulca güneşin sıcaklığına
Kayarken ben son bir hecede
Ağlaşan elif…
5.0
91% (10)
4.0
9% (1)