12
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1632
Okunma

Kör bir kelebeğin ışığa uçuşuydu seni sevişim
Yıkamaktı günah kokulu ellerimi bir cami avlusunda
Sana dokunmak
Ve
Kurumuşken susuzlukta
Sarnıcın dibindeki son damlayı
Dudaklarıma değdirmekti seni öpmek
Kutsanmış tiryakilik
Damara basılan tütün kadar kuvvetli kanımda
Fırtına sonrası sakinliktin bedenimde
İncir çekirdeğini doldurmayacak sebeplerden sevdim seni
Ve bir sekoya kadar büyüttüm avuç içi yüreğimde
Yedi renkte yansırdın özümde
Gözümün nuru siyahtı oysa
Yıldız tarlası misali bakışların vardı
Geceye özlemimdin
Biliyor musun; ben senden önce hiç yakamoz görmedim
Tene değmeden ruhu sarmaktı ki maharetin
Batıdan doğardın
Üşüdükçe matemim
Ben
Senli günlerimde
Özgürlüğe salınmış kafes kuşu gibi
Yalnız heyecandan titredim
Kasırgalar geçti sevdamdan
Tenin dokundukça tenime
Hiç ama hiç üşümedim.
Hayatın büyük ikramiyesiydin belki
Bense çocuk
Ya da, belki yalnızca şımarık
Tamam
Susarım ben; sen kus öfkeni
Ama cellat bile sorar kurbanının son dileğini
Yıllar sonra vereceğim bu hesap
Hesap değil, temsili kıyamet
Tövbe zamanı geldi madem
Ben susayım içimdeki kozaları
Sen de beni affet
Ben seni kör bir kelebeğin ışığa aşkı gibi sevdim
Seni gerçekten sevdim
Senin ışığın göz alıcı
Ben ise kısa ömürlüydüm
Kelebek döngüsüydü aşk
Severken öldüm...
5.0
100% (10)