0
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1093
Okunma

Başımda kesik çizgilerin karanlığı
Işık diye dudaklarımdan damlıyor yüreğime
Ateşim ben İbrahim’in kâsesinde
Kan kırmızı kanım ben göklerin yedi katından
Damla damla akan
Bulut karasında biriken duman karası gibi
Gözlerin tutsak yarınları
Zincirli ayaklarım kendime
Kırsam düşeceğim her an beynimden
Delsem karanlığı yalnız Anka
Kaf dağından kar beyazlığı kaplar
Ruhumu
Hasret denizlerinden kibirlenen
Bakışlarım kılıç keskinliğinde
Donuk hasretlere
Zer düşün isyan bayrağında tutsak şiirlerim
Kanımın rengine geceye bürünürken
Alnımdan düşer özgür imgelerim
Terlerim akan sellere
Düğümlü yollarımla avare
Vuslat geceleri yüzümü tırmalar
Promethe’nin isyanında
Mayalanmış hamurumla
Ruhum yoğrulur kâsenin kanında
Kulaklarım kesik kalbimin sesine
Paslı yarınlar tutsak kelepçelere
Aşk kokan mahzenin sesinde
Duvarlara sinen siluetler
Bostancının boynunda
Madalyaların şerefinde durur
Ömrüm kesik yolları seyisinde
At koşturur saklı sırlara hasret limanlara
Demirli şakaklarım.
Ben İbrahim’in ateşinde yanan
Odunların külünde tutsak gelincik
Ağzı kana bulanmış beyaz kartalın pençesinde
Gözlerimin kömür karası yalnızlıktır
Melankoliniğim.
5.0
100% (1)