19
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1363
Okunma
Kalemim yazmıyor bu günlerde,öylesine karalama işte;yazamamak korkusu...
uzun zaman oldu, neden çıkmaz tok sesin?
vur diyorum kaleme / hızlıca vur bam telime
bir harf düşür dilimden sonra
sonra bir kelime
sürürsen ayağını, belki gelir cümle /de
bilirsen, sen bilirsin, yazarsın ahvâlimi
taş bile kırılırken, nasıl dayanır yürek
bilirsin ruh da kanar, aynı beden gibi
haydi biraz gayret et/ yaz, yaz bunların hepsini
yürekten nasıl silinir hüzün
karanlıkta nasıl ışıldar yüz
hedef şaşmaz mı kırılan oktan
sıyrılmak mümkün müdür atılan kör kurşundan
yaz kalemim durma yaz
ağlardan kurtulan balık
aynı sularda yine, aynı şevkle mi yaşar
hayata nasıl tutunur savaşı gören bebe
ne zaman kirlendi dünya
yoksa biz mi alıştık kire
gecenin içinden, güne düşen ak mıdır
Tanrı ile kul arasına girme / bilemezsin
aydınlık görünen her ev, gerçekte aydınlık mıdır?
falcı atıp baklasını, kendine de söyler mi mutluluk yalanını
ardından koşsan da, yakalanmayan zaman/ın nerdedir yol izleri
daha dün, suda kağıt gemiler yüzdüren çocuk
yeşil resimler çizerken ak kâğıtlara
mavi gökyüzünü, nasıl boyar kan kırmızıya
neden kör bıçak sallar olmuş insanlar
hepimiz yolcu iken, neyi paylaşamazlar?
içtiğin dert meyinden sarhoş olmuş kalemin
çoğu yalan, azı gerçek / gamla, kederle uç verir yine şiir
lâkin, çoktur sancısı uzayıp yeşerene değin
farzet yalnız adadasın/ sen söyle, taştan kalemin yazsın
en mühim / en yaşamsal görevin duyurmaktır sesini…
sen buluşturabilirsin ancak, su ile ateşi...
ya da kolayına kaç, tak yüzüne maskeni
yalan dolan ile yaz bir mutluluk hikâyesini
şair dediğinin , vardır ya yalana ehliyeti...
Hâdiye Kaptan
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
5.0
100% (12)