18
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
4196
Okunma

siz var mıydınız gerçekten
orada mıydınız hep
hani
yoksa biz mi hepten tel sarar olduk sanrılar içinde
siz miydiniz yoksa
evet
evet sizdiniz eminim
ömrümüzü sağır
bedenimizi dilsiz
gözümüzü kör etmeye asırlar adayan
ve biz göz hapsinde voltalarken meydanları
kâbus suslarınızla
sırtlan pençeleriniz
ve aç gözlerinizle
sırtlarımızda namlu oyuklarıyla mezar kazan
ağıtlar yakan bizdik
gençliğimizin sıkışıp kaldığı
gri ve soğuk parke taşlarına
bizdik
arnavut kaldırımlı sokaklarımıza
her nedense uğramadan geçen
ve salakça halâ küsmediğimiz bahtımızla
barut kokulu arka sokaklarda ölümle barbuta oturan
yıllar gıcırtılı bir köhne değirmen misali
sevda yüreklerimizde gözleri bağlı bir dolap beygirince dönerken
bizdik
ölümcül isyanlara bayrak tutan
peki
ya kapımızı kanla nişanlayan
eşiklere balmumlu zarflar bırakan siz
siz
orada mıydınız hep
bal duadaklarımıza zehir çalan
biz böyle pervane misal ışığa koşarken
cebinizde ölümcül tutanaklar
elinizde kapkara akreplerle
buz dağı yüreğinizin kaygan zirvelerine tırmanma yarışından
soluk soluğa kalan
siz miydiniz
evet
evet sizdiniz elbet
yediği kabı ayak yolu yapan
satıp savan
atıp savuran
sizdiniz
yalan dolan
sizdiniz talan
siz millete
siz dünyaya
siz bu vatana ziyan
ey siz !
toprağı bayrağı hiçe sayan !
bilir misiniz
en iyi haliyle
toprağın altında yaşar bir solucan...
ceyda görk
22 temmuz 2010
12.17