Ayın bayrağıma düşen biçimi;
Nurunu savurur gönlüme doğru.
Yakamoz cümbüşü yakar içimi.
Aşk, gürzünü vurur gönlüme doğru.

Düş kalabalığı içine düştüm;
Çekip götürmekte derine beni.
Çileli zamanı geceme astım;
Yıldız yağmuruyla yıkadım günü.

Sevdalanmak suçum, delice size
Bırakmayın beni ey kutsallarım.
Getiremem gönlü bir türlü dize;
Düşler bahçesinde açar güllerim.

Korkarım zamanın bana payından…
Ürperir, titrerim; hayaller derin.
Cennetin bağından, Kevser suyundan
Titreyen ruhuma ak serin, serin.

Ey yakamozlarım, ışıklar saçın,
Karanlık zamanın kızarsın yüzü.
Kanarsa kanasın, yaramı açın;
Yeniden yatırın ruhuma özü.

Uçmayın martılar böyle pervasız.
Yalnız sizin değil yıldızlı gece.
Kalmasın insanım, ülkem davasız;
Menzil için olsun kalpler imece.

Özledim; gel artık şanlı geçmişim,
Eşkıya dünyaya efendi oldu.
Devrin tarlasından utanç biçmişim;
Soysuzlar ruhumun kemendi oldu.

Kamaştır gözümü yine hilalim.
Güneşe nispet yap, gün olsun gecem.
Ulaştır menzile beni sağ salim
Endişem devrilsin, durulsun gecem.

Yürüt beni sevdam, hasretim bitsin;
Tut özlemlerimi, getir yanıma..
Sök at yüreğimden, kasvetim bitsin;
Artık gel, nurunu dök zamanıma.


Tufani