28
Yorum
0
Beğeni
4,8
Puan
1653
Okunma
sevmek kadar, bitirmek de yürek ister
istese de, kolayına gidemez insan /gidilmiyor
.................................
rüzgârlı tepeleri geçerken
ne zordur, görmeyene görüneni göstermek
adını koyuvermek sonra ayrılığın
mavisi olmayan bir deniz nasıl çizilir
bir taraf kor iken bir taraf buz
dayanır mı bu zemin
içinde bağıran kavgadan
habersiz görünüp, sessiz oturmak
sağa sola savrulurken, dengede durmak ne zor /dur
ayın yarım yüzünden yakamozlanamayan su
gözlerin/ bu kadar çok nemliyken buluttan
güneş, çıkıp çıkmamakta kararsızdır
kuşanamaz bir türlü rengini
yeşilinden yoksun ağacın, gölgesi olur mu ki
dört duvar arasına sıkışıp kalan
aranızda solan günün minesi, nasıl parlar yeniden
sevmekten usanmayan kalp /ah! ayrılık
bilmem kimde çözüldü önce ipin ucu
nasıl bırakılacak/ eldeki hatıralar
söz kalmamış tüneğinde(n) ağızlar dolusu acı dil
dünya kadar hiçlik / yokluk / yüzde yara bere
bir fincan kahve hatırında değil/ kotarılamayan
yine de içerden sökülemiyor aşk
kırılacak ne kaldı ki içinizde
bitti masalda masal/ elde var mı ki / elinizde
denizin dinmeyen kavgasında kalan kum
yok olacak neredeyse
biz olmaya zaman yok / sancısıyla canhıraş
baharı saçlarından çekiyor güz
yürürken iz bırakmayan yalnızlıklar
çoğalarak, yol gözlüyorlar bir yerde
bir yanık hava / dönüp dönüp göveriyor
kuytuda / anıların yarasıyla
bir ayrılık, hazırlanıp yunuluyor sona
havada asılı kalan, içi boş konuşmalar dönüp duruyorlar
dört mevsim yetişemedi
gümüş yılında karardı daha
bütün güzel zamanları alıp/ çıkıp gitti / sustu aşkın son nefesi
ışıtmayacak /yarına umut yok artık
sevinçle gelinen yollardan, nasıl dönülecek şimdi
her yer can kırıkları / can kırıkları her yer…
Hâdiye Kaptan
c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
5.0
94% (16)
1.0
6% (1)