4
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1222
Okunma
Gölgelerin lisanınca konuş
Onlar ki bir zaman hep seni izlediler
Güneşi içerken tüm ölü cisimler
Toprakta öyle sakin bir karanfil kırılganlığıydın sen
Şimdi
En emektar bileklerin hüzün saati geldi yine
Ve boncuk terin esmer miladı
Bana şimdi yine okulları anlat sen
Kara tahtalarını ilk gençliğimizin
Sonrası sorgu sualdi zaten bu ömrün
Çukurları irin seli
Sustuğum gün başladı haykırışım benim
Dağlarda yanan meşe odununun gürültüsü gibi kızıl ve çıplak
Bilmem şimdi nasıl uyanır afyonlanmış uykusundan aşk
Boşaltılmış köylerde yaşardı bir zamanlar
Tüm çaresizliklere inat
Ben mi nerede yaşardım
Oyuk bir taş içinde iki kişilik hüzünle
Kır bozgunu yüzümde şüphe
Hiçbir işitmeyen kulağın yamacında duramıyorum işte
Zaman vurgun
Zaman telaş
Evvelin cürüm pazarlarında çürümüş et
Çalınmış kemik çöplüğü bu dünya
SARP ÖZDEMİR
5.0
100% (2)