Hazlar yorduğu zaman gel bundan sonra
Daha az yaralarsın böylece
Bir ay tutulması olmaz o vakit benim için
O bitimsiz gece düşleri

Öldüğüm sokaktan son bir kez daha baktım sana
Orada iklimi unutup çok üşüdüm
Kederi hangi çukurdan kaçırsam
Seni mutlu edecek bir fısıltıyı uyandıramadım gömüldüğü karanlıklardan

Sayısız melek
Sayısız cahil
Sayısız bilge
Durmaksızın beynimde it dalaşı yapan
Öldüğünün farkında değilsin diyorlar
Burası bir bitimsiz koridor
Ve sen buradan bizim kadar sayısızca geçtin

Çok konuşuyorlar
Birkaç farklı yerde aynı anda
Çıkmaz sokaklarda bir çingenenin sinir bozucu yol tarifleri
Çabuk olun artık diyorum, dinlemiyorsunuz
Beni boğazlayacağınız yere götürün bir an önce

Gözlerine bakıyorum
Görmüyorsun
Ne kadar dilsiz gözlerin
Deli bir sarmaşığın telaşıyla geçiyorum açtığın dehlizlerden
Yaralarıma ilişen kalleş koylarda zehirleneceğimi bilmeden
Bir umudu yeşertebilmek için çölün ortalık yerinden

Sayısız zorba
Sayısız zebani
Sayısız cellat
Peşindeler deyip yüreğimi uçurumlardan yuvarlayan
Tutkularının şeytanı seninle fısıldaşıyor artık diyorlar
Burası bitimsiz bir boyun boşluğu
Ve sen burada uyu istersen biraz
İstersen hiç inmeyelim yukardan
SEN BİLİRSİN

Çok içiyorlar

Ben taşın en büyüğüne çarpmış bir şişenin küçük öyküsüymüşüm meğer

Onlar ha dinlemiş
Ha dinlememiş
KİME NE




TEMMUZ 2012 ( GÜNEY GÜNLÜKLERİ )