10
Yorum
20
Beğeni
5,0
Puan
2143
Okunma
geçtim
kötü kaderin içinden
şansın kenarından
acılar iz sürdü
bebeğinde gözlerimin
diledim
ölmüş olmayı kaç kez
olmuyormuş istemekle
geç mi kaldım
vurulduğum silahların adı yok
damla
damla
şap
düş
yere
sevgi
el gülerken gördü
ya sen
o kadar yakınken ağlama duvarıma
azıcıkta mı okşamadı ellerin
boşluğumu
ak içime
damla
damla
düşme
incinir kirpikler
içimde bir senfoni
notasız
şarkılar söylüyorum
bir beyazlık ölüyor içimde
siyah gömülüyorum kazılan çukura
o yolculuk ki hep korkuttu
beni, nasıl bir cesaretle içine alıyor
sus
seyret
biçilen ömrün bedeli ödendi
yaşanmayan sevdaların da
lanet olası şeytan kurcalıyor kurt girmiş beynimi
ak
damla
ak
yanaklarımda tuzun kurusun, toplarım uyanamadığımda sabaha
tepemde buz gibi
sinsi bir gürleme
hayat, sana yenilen beden kurusun
ve kör kuyu
cesareti olan mı atlar senden içeri
kim bulur dibini
kim asılı kalır ben gibi
bir kuş kanatlanır yüreğimden
kıran olmazsa kanadını
semada sürülür izi
bir ırmak çıplak
akıyor boylu boyunca
içinde kuğu seli
bitti
biçildik
kefenle
dikiş tutmaz yaran
ağırlık sol yanımda
bir kadın soğukta
yürüyor
hazana
küllerini avuçluyor
kedi beyaz mı
tırmalarken kapanı
tuzak kanıyor
han hoş
yolcu tımarlıyor hancıyı
sürükleniyor yollar
boş
koş
içimde bir kadın ölüyor...
notasız şarkılar söylüyorum, hiddetle...
Sude Nur Haylazca
Avusturya/Linz
haylazca kalem
5.0
100% (2)