3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1274
Okunma

ılgın sür gitlerinde göçü geçer yine insanlığın
hasat yangını, harman savrukluğunda
kirli bir elbiseyi soyunup atmaktan yana
şu yaşlı dünyanın kenarından ayrılmamışlık
oysa barutun icadından sonra
en tehlikeli buluşmuş sevda
zamansız kayıplarla gelen
siluet yazgıları
gözdeksel erinç
çam dikenleri, hüt hüt kuşu gibi
-sen mi yıkmışsın köprüleri-
dışta
çınar altı toprak dibi
içte yolunu yitirmek
varsıl bir ahkâm
yoksul ve yoksun sevdalarda
gün be gün
albenili bir deli rüzgâr düşmüşse aklına
kanatlanır kitabın
ve sonra
başı göğe değen ummanlık dertlerin
avuntu kubbesi gibi, zayıf ince bir meraka dönüşür
kilim işlemeli heybe-urba desenli çiçekli
üç adım ötelerde
ve bilirsinde
ivecen turna bakışlı
kınsız kılıç yakışığı
keskinsi bir başka baharı
ne sevdiğini bilirsen eğer
unutulan hep sevda olsa da
yarım kalmış yaralı amaç değildir
kar altında kalmışlık
kabuksuz sabrın toz-dumanlarında
yosun tutmuş bir yosma laflarken
kırk amber kokusu ve
öylesine çeşidi olan/ alabildiğince sevdalarda
kenan can yoldaşlar
2008-06-16
5.0
100% (2)