29
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2452
Okunma

içimdeki öfkeme sığmıyorsun bu ara
yapışmışken aklıma bu sevdanın izbesi
artık yalnız doğuyorum hayata
sana bıraktım dokuzuncu köyleri
içimin nehirlerine saldım seni
o nehirler ki cehennem ateşi kadar deli
sen içimde koca bir dağ
ha düştü ha düşecek
dizginledim sana dair düşleri
az kaldı
seni tümden biçecek
unutacağım !
kimliğine damga vuran zeytuni gözlerini
telaşına düştüğün saçındaki simleri
sakal içi gamzende sakladığın gizleri
ve ellerini
yorgun argın her akşam
kanayan dizlerini
yaşanmamış çocukluğunu
düşürürken avuçlarından
ve dişlerken kenarından bir umudu
kesilen göbek bağında yorulduğunu
ve sevdiğim o yorgunluğu
hani özlemlerini
senin bile zaman zaman hayretine düştüğün
ergenliğini
yaşamadığın şekliyle hayata küstürdüğün
şimdilerde içim çok uzak sana
yoruldum seni yalnız sevmekten
hala kanar sol yanımda bir yara
sök at beni bilmediğim yerinden
sana dair tüm durakları topluyorum içimden
kaldırdım adımın yanından adını
ve siyah –beyaz duruşlarını çerçevelerden
hiç bilmediğim bir coğrafyanın haritası yüzünde
fırtına desem değil, tsunami içinde
ve hiç gitmediğim çok uzaklar gözünde
sevmişim işte
öylesine sessizce !
sevmişim işte
ne hikmetse delice !
artık bitti
dindirdim seni
şimdi ne yana baksam harman yeri ...
sevgi kaya