0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
914
Okunma
1001 Pınar’lı Cennet İda,
Şiirdaşım, Kaz Dağ’lım.
Şiirle kal. Elveda !
İşletmecim, Muzur Kiracım.
Son sözüm ise, sana;
1’e 100 versende,
o kırılası 10 Parmağında yetmeyecek bu yeşili paklamaya.
Altın sende, Posa bende. Neresi eşit bunun?
Bu mu senin 1’e 1 dediğin hesap ?
Sen onu 1’dir 1 ile karıştırmışsın, Ahbap !
Hani çocukken oynadığımız,
atlayarak atlattırdığımız sırtım üstünden.
Eğilip-bükülerek,iyi bilirsin.
Birde bunun "Çattı-Pattı, Kaç-Attı" lı,
Şarkılısı vardır,
Bağımsızlığın Bağbozumunda söylenecek.
Aradaki fark;
Atlamak, atlattırmak değil,
Semersiz Eşşeğe biner gibi çökersin sırtlarına.
Ve söylersin; "2 kere 2, 4 eder" Şarkısını.
1 koyup, 1 alırsan. Geriye Sıfır kalır.
Bundan Yıllık Kazancın, İda’lım benim;;
100 000 ton çürük toprak,
300 000 ton zehirli, yan su,
600 000 ton acı, içtiğimiz,
1 000 ton Arsen, Nitrit, Nitrat.
Bir o kadarda Sıhhat, Umut hayat.
Hesapla bak!
Şiir’inde Matematiği olurmuş meğer.
Adı "İda" olursa, eğer.