11
Yorum
31
Beğeni
5,0
Puan
186
Okunma
Kir birikmiş kaldırımlarda
adı unutulmuş insanların ayak sesleri var.
Her adım bir yalnızlık yankısı,
her gölge biraz daha eksiliyor karanlıktan.
Neonlar titriyor —
ölmek istemeyen bir yıldız gibi,
son ışığını kusuyor vitrinden,
cam ardında uyuşmuş yüzlere.
Bir çocuk ağlıyor içimde,
kimsenin duymadığı bir seste.
Sesim, paslı bir borudan geçiyor sanki,
duyarsız duvarlara çarpıp geri dönüyor.
Bir kadın geçiyor,
omzunda şehrin bütün uykusuzluğu.
Ellerinde dünün çöpleri,
gözlerinde sabahı olmayan bir yorgunluk.
Gökyüzü bile sırt çevirmiş bu caddeye,
yıldızlar çoktan başka semtlere taşınmış.
Sigaramın dumanı bir dua gibi yükseliyor —
ama Hızır bile bu sokakta oturmuyor artık.
Kirli, kalabalık,
ve her zamanki gibi sessiz.
Bir dilenci kadar çaresiz gecem,
bir lambanın altında uyuyor;
ışığı, son insan gibi titrek,
son umudu gibi sönük.
Müjgân Akyüz Dündar
5.0
100% (20)