22
Yorum
48
Beğeni
4,9
Puan
336
Okunma
Toprak kokusunu
çocukluğundan beri tanırdı,
avuçlarına yapışan çamur
sanki geleceğin sessiz müjdesiydi.
Gözleri
ufka salınmış iki turna gibi
göğün mavi perdesine
umut nakışları işlerdi.
Bir sabah,
annesi saçlarını okşarken
göğsünde tomurcuklanmış
vatan harfleriyle uyandı.
Ve yürüdü
bir nehrin kabaran yüreği gibi
kan kırmızısı akşamlara
kar altında bile solmayan
bir menekşe inadıyla.
Kurşun,
göğsüne değdiğinde
yere düşmedi;
önce bir dua oldu dudaklarında,
sonra bir bayrak dalgası
rüzgârın alnına çarptı.
Gözleri kapandığında
gökyüzü eğildi üzerine
bulutlar sessizce diz çöktü
ve rüzgâr,
adıyla öptü toprağı.
Şimdi
mezar taşında uyuyan
o genç kalp,
her sabah güneşle birlikte
yeniden doğuyor
bayrağın kıvrımlarında.
Müjgân Akyüz Dündar
5.0
97% (33)
1.0
3% (1)