6
Yorum
22
Beğeni
5,0
Puan
423
Okunma

Milyonlarca insanın içinde
Yüreğinde gurbeti yaşayan tek ben miyim?
Şehrin ışıltılı sokaklarında,
yol boyunca dizili sokak lambalarının altında
yalnız dolaşan ben miyim...
Caddeler tıklım tıklım dolarken,
insan seli bir yandan bir yana akarken...
Yalnız kalan ben miyim...
Gurbete ilk yolculuğumda
hasret rüzgârları eserdi...
O günlerin her akşamında,
gece çoban yıldızına bakar,
köyümü görürdüm...
Buğday benizli anamın
kalbi değerdi kalbime.
Garip yüreğimden sessiz bir çığlık kopardı,
"Nerdesin ey can, nerdesin?" diye haykırırdı...
Çocuk yüreğimde büyüyen bir can,
hayalimde bir çok heyecan...
İçimde büyüttüm tüm coşkularımı...
İyiliğimi, sevgimi...
Allah’a açtım ellerimi,
kalbimde ne varsa O’na söyledim.
Rüyalarıma giren,
güzellikler gösteren hallerimi...
Şiirlerimin bahçesine ektim düşlerimi,
umut açan çiçeklerimi... Güllerimi...
Böyle bir hayat işte...
Bir ben, bir de garip şiirlerim.
Unutmasın dostlar diye
merhametli sinelere serpiştirdim.
Şiire karışan duygularımı,
güzel insanların yüreğinden kopan
filizlerinden topladım.
Mısralarımı ayçiçeğinin
güneşe bakan umuduna bıraktım...
Üveyik tarlalarının ıslığı çaldı,
içimde gizlenmiş türkülerimi.
Küçücük yüreğimde sakladım hatıralarımı.
Başaklar boynunu büktü,
onlar tuttu yasımı, tüm acılarımı...
Saçımı okşayan, bağrına basan,
"Neden ağlıyorsun?" diye soran,
yanaklarıma dökülen
gözyaşlarımı silen olmadı...
Ninni mi? Sert kasırga rüzgârları söyledi...
Yüreğimin içinden kaç barbar sürüsü
çiğneyip geçti...
Mızraklarını sol tarafıma
saplayıp geçti... Bilinmez...
Çocukluğumu da yaşayamadım,
ondandır çocuk’tur yüreğim.
İnsanı yaşadıkları yıpratır,
bir de yaşayamadıkları...
Bu garip gönlüm varya... Bu garip gönlüm
hep gariban... Hep gariban.
Sanki terk edilmiş, virane bir han:
Ne gelen var, ne de gelip kalan...
5.0
100% (10)