1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
52
Okunma

Lâl dudak altında saklı o nârin ki özel,
Göründükçe canım coşar, gönlüm olur da zel,
Her biri bir inci tanesi, paha biçilmez ezel,
Dişlerin gazel ey yâr, gülüşlerin bir gazel.
Gecenin karanlığında, ay ışığı gibi parlar,
Her tebessümün ile gönlümde bayram başlar,
Bu parlaklığa hayran kalır, nehirler ve taşlar,
Dişlerin gazel ey yâr, gülüşlerin bir gazel.
Sanki bir kuyumcu dizmiş, o inci tanelerini,
Görenin aklı gider, unutur dünyâ derdini,
Bu güzellik ki sığmaz, ne kâğıdı ne ferdini,
Dişlerin gazel ey yâr, gülüşlerin bir gazel.
Söz ağzından çıkınca, inci dizilmiş sanırsın,
Her hecen bir melodi, kalbi huzurla sararsın,
Bu güzelliğinle sen, her yâni baştan yaratırsın,
Dişlerin gazel ey yâr, gülüşlerin bir gazel.
Bülbül olup feryat etsem, o tebessüme doğru,
O nûr ki aydınlatır, gönlümün her bir kuru,
Sensiz geçen ömrümde, ne kaldı ki bir suru,
Dişlerin gazel ey yâr, gülüşlerin bir gazel.
Yârin bir dem gülüşü, derman olur her derde,
Bütün dertler kaybolur, kalmaz ki bir yerde,
Bu tatlı gülüşünle, canım yaşar her ferde,
Dişlerin gazel ey yâr, gülüşlerin bir gazel.
Aşık TURHAL söyler: Âşıkın muradı nedir?
O inci dişleri görmek, kalbinin tek sedir,
Bu güzellik ki lûtfu, bize en büyük hediyedir,
Dişlerin gazel ey yâr, gülüşlerin bir gazel.
Hüseyin TURHAL
5.0
100% (1)