0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
36
Okunma

Gönül bahçemde açan bir zarafet ki özel,
Her dokunuşu cana derman, ne hoştur ki ezel,
Hürmetim sonsuz sana, düşer bu canım da zel,
Elerin gazel ey yâr, nazik elin bir gazel.
O ince parmakların, bir ney gibi nârin durur,
Sanki bir kuyumcu işlemiş, canıma huzur vurur,
Lûtfedip uzatsan ki, kalbim sana kurulur,
Elerin gazel ey yâr, nazik elin bir gazel.
Aşkın şerbeti sunulur, o beyaz ellerinden,
İçen mest olur da, ayrılmaz ki gerilerinden,
Bu sevda ki derindir, sığmaz ne şiir ne dinlerinden,
Elerin gazel ey yâr, nazik elin bir gazel.
Alınsa bir dem olsun, o mübarek elini,
Unuturum dünyayı, ne varsa kederini,
Bu vuslat ki ebedî, dindirir her yerini,
Elerin gazel ey yâr, nazik elin bir gazel.
Ne işlese o parmaklar, hepsi birer sanat eser,
Gönül hayran kalır da, ondan başkasını ne arar,
Bu hüner ki sığmaz, ne bir kitâp ne de bir zarar,
Elerin gazel ey yâr, nazik elin bir gazel.
Hâlıkım yaratmış ki, onlara vermiş nuru,
Dokunduğu yer canlanır, kalmaz ki bir kuru,
Bu sevda ki derindir, ebedîdir, bil bu suru,
Elerin gazel ey yâr, nazik elin bir gazel.
Aşık TURHAL söyler: Dildeki duam sana,
O nazik elin değse, canım gelir bu yana,
Bu lûtfu bana bahşet, kurbanım o cânâna,
Elerin gazel ey yâr, nazik elin bir gazel.
Hüseyin TURHAL