0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
49
Okunma

Aşkın ateşi yakar beni, nâr-ı dûzah neme lâzım,
Yârdan bir dem safâ bulsam, bu cihan mâl neme lâzım.
Gamzeler okdur, kirpikler mızrak, kaşlar yây olmuş,
Bu güzellik karşısında, sîneye dest-i kazâ lâzım.
Yârin zülfündeki her tel, bin âşıkın boynuna bağ,
O silsileden kurtulmak, câna bir canân neme lâzım.
Gönül mülkünü sultanım, bir bakışla eyledin viran,
Şimdi bu harâbeye, ne taht ü tâc ne de şah neme lâzım.
Vuslatın ummânına düşsem, fânîlikten geçer idim,
Bu aşkın girdâbında, sâhil-i necât neme lâzım.
Her seher bülbül gibi feryâd eder, ağlar bu dîde,
Firkatinle yanan kalbe, sabr ü sebat neme lâzım.
TURHAL’a sensiz geçen ömür, zindan olur her an,
Vaslınla yansın bu can, başka bir murâd neme lâzım.
Hüseyin TURHAL