Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Hüseyin Erdinç
Hüseyin Erdinç

Kuyuya Düşen Işık

Yorum

Kuyuya Düşen Işık

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

59

Okunma

Kuyuya Düşen Işık


Kuyuya Düşen Işık

Ey gönül,
dinle sessizliğin nefesini,
çünkü karanlık, yalnızlığın değil, hakikatin aynasıdır.
Düştüğün kuyu dipsiz sanılır,
ama her düşüş, seni kendi özüne taşır.
Taşın bir sesi vardır;
toprağın, suyun, rüzgârın…
Hepsi sana bir sır fısıldar.

Gözlerimde gördüm kendimi,
ama ben değildim;
bir başkasıydım, bir başkasıydım ve tüm evreni taşıyordu.
Her yıldız, gözlerimde doğuyor,
her gece, içimdeki ışığı uyandırıyordu.
Ve anladım:
Aradığın O, dışarıda değil,
içinde saklı, kalbinin en derin kuyusunda.

Her yara bir kapıydı,
her acı bir davet,
her gözyaşı bir deniz…
Ve sen o denizde boğulmuyor,
yüzerek kendine varıyordun.
Her soluk, bir hayat,
her nefes, bir vuslat,
her adım, bir hakikat yolculuğu…

Sus, ey gönül,
çünkü kelimeler anlamsız,
sessizlik ise evrensel.
Sustuğunda, duydun kendi kalbinin sesini;
onu dinlediğinde, gördün evrenin gözlerini.
Ve fark ettin:
Sen yalnız değilsin,
O her an seninle,
O her an kuyuya düşen ışık…

O ışık, ne güneşti, ne kandil,
ama sen onu kendin oldun,
ve sen onu kendin bildin.
Ona ulaşmak için yolda olman gerekmedi;
sadece düşmek, sadece teslim olmak,
sadece dayanmak yetiyordu.

Yol uzundu ve zaman yoktu,
saatlerin, günlerin, yılların anlamı silinmişti.
Adımların, nefesin, kalbinin atışı,
tek bir ritim hâline gelmişti:
bir sonsuzluk melodisi,
bir içsel dans,
bir vuslat ezgisi…

Ve orada, karanlığın en derininde,
bir kapı açıldı.
Kapı yoktu aslında,
kapıyı sen kendin yarattın,
ya da kapı senin içinde,
ve sen kapıya baktığında, kapı sana baktı.
O kapının ötesinde,
ne cennet vardı, ne cehennem,
ne dün, ne bugün, ne yarın…
Sadece bir “O” vardı,
ve sen O’na vardın.

Ey insan,
bil ki her karanlık, bir doğumdur;
her kayıp, bir kazanım;
her yalnızlık, bir vuslat…
Ve kuyuya düşen ışık,
asla kaybolmaz;
sadece seni kendine çağırır,
ve sen çağrıyı duyarsın.

Artık düşmek, düşmek değildir;
yaşamak, yaşamak değildir;
çünkü her adımda, her nefeste,
O’na bir adım daha yaklaşır,
O’nunla bir nefes daha bütünleşirsin.
Ve bilirsin ki:
Hakikate giden yol, uzun değil,
karmaşık değil,
sadece içten, sadece derin,
ve sadece sadık olana açıktır.

Sen sessizliği dinledikçe,
karanlıkta ışığın titreştiğini fark ettikçe,
düşlerin bir anlam kazandığını gördükçe,
bilirsin ki kuyuya düşen her ışık,
O’nun seninle olduğunu fısıldar…
Ve sen gülümser,
çünkü anladın:
kaybolmak, aslında kendini bulmaktır,
karanlık, aslında nurdur,
ve hayat, aslında bir vuslat yolculuğudur.

Hüseyin Erdinç

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 
Kuyuya düşen ışık Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Kuyuya düşen ışık şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kuyuya Düşen Işık şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL