0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
66
Okunma
Bir damla düştü toprağa,
Gecenin kalbinde açan bir çiçek gibi.
Rengi kandı, kokusu duaydı,
Göğe yükseldi sessizce.
Çocukların avuçlarından dökülen
Kırmızı taneler birer niyaz oldu.
Toprak sakladı onları bağrına,
Gökyüzü meleklerle karşıladı.
Her tanecik bir kalp atışıydı,
Sustuğunda yankısı göğe vardı.
Bir annenin gözyaşıyla birleştiğinde,
Cennetin kapıları aralandı.
Kırmızı dua,
Toprağın damarlarından yürüdü.
Her çatlakta bir ayet belirdi,
Her yarıkta bir umut filizlendi.
Gözleri göğe değen çocuklar
Bir daha yere dönmediler.
Kanat oldular yıldızlara,
Işık oldular karanlığa.
Bir nar kabuğu çatladı ansızın,
İçinden şehadet çıktı.
Ve biz anladık ki,
Her kırmızı zerre sonsuzluğun işaretiydi.
Toprak kanla sulandığında
Çiçekler daha kırmızı açtı.
Çünkü dua ile yoğrulan kan
Rahmete dönüşür daima.
Ey sevgili,
Senin bakışların da kırmızı bir dua gibidir.
Her baktığında bir yaraya,
Oradan cennet kokusu yükselir.
Kırmızı dua,
Gökyüzüne yazılmış bir destandır.
Her harfi kan,
Her satırı rahmettir.
Çocukların kahkahası
Yarım kalmış bir ezan gibi sustu.
Ama onların sessizliği
Meleklerin diline tercüme oldu.
Toprak şahitlik etti hepsine,
Her damlayı bir mühür gibi sakladı.
Ve biz biliyoruz ki,
Bu mühür kıyamete kadar silinmeyecek.
Kırmızı dua hiç bitmeyecek,
Her nar tanesiyle yeniden yazılacak.
Çünkü bu toprak,
Şehadetle yeşerecek daima.
Ey sevgili,
Yüreğimiz dağılmış olsa da,
Bir gün yeniden toplanacak,
Narın kalbinde cennete varacak.
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ
(18 Ağustos 2025)