0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
77
Okunma
Ben susmayı öğrendim;
Çünkü sükûtla başlar fethim,
Her harf, bir seccadedir;
Secdeyle iner mısra ehlim.
Kalbimin kuşatmasıdır her yeni kelime,
Bâin’ce bir ayrılıktır; hak ile bâtılı yeme.
Ben ki kalemi kılıç gibi tutan bir Muradım,
Adaletin eşiğinde mühürlenmiş sıradım.
Fethetmem bir beldeyi; önce gönül yıkılır,
Sonra ruhun kubbesi, mısralarla yıkılır.
Bir şehir mi istiyorsun? Al! Kalbimi oku,
Orada bin yıl süren bir hüzünle tutuşur doku.
Fetih mi diyorsun? Şairin ağzında başlar,
Bir mısrada açılır kapı, gökleri aşar.
Bâin’ce fethim budur:
Bir suskunluğun ardından gelen hak sesi,
Bir zulmün ortasında yankılanan adil nefesi.
Ben sustuğumda değil, yazdığımda başlar kıyamet,
Çünkü harf, bana indirilen bir emanet.
Ben ki her gece secdede bir mısra fısıldarım,
Gecenin bağrında ruhu harflerle oyarım.
İstanbul değil yalnızca;
Ben nice benlikler fethettim tek bir “Elif”le,
Nice surları yıktım “Vav”ın seherinde.
Kalemimle yürüdüm zulmün üstüne doğru,
Her nokta bir tuğra gibi mühürlendi o yolu.
Yazdığım her şiir bir medrese, bir minber,
Sözlerim kıbleye döner; kalbim ise bir nefer.
Ben mısra mısra yürürüm;
Bir harf düşer önüme: ya adalet, ya felaket.
Ben her kelimeyi seçerken,
Bir yüreği fethetmeyi niyet ederim elbet.
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ / LARDES SYMPRA
(25 Temmuz 2025)
5.0
100% (1)