6
Yorum
49
Beğeni
5,0
Puan
347
Okunma
" aklında olsun...
bazı insanlar bataklıktan çıkmak için değil,
batmak için çırpınırlar... "
gökkuşağı düşlere, dilsiz zelzeleler eklediler...
lâl kuşların kuyruklarına astılar şiirleri...
hiçbir şey olmamış gibi sürünüp kokularını
soldurup düşen tüm cemreleri
ismimin önüne
hoşcakal iliştirdiler...
tırnaklarımda sakladığım amansız geceleri...
sorma şimdi bana !
hani her yarayı iyi ederdi varlığın?..
geçmisi silip,
durmadan kanayan bir yara
açmak mıydı yarlığın?..
özlü sözler bulvarında indirildim dudağından...
her yanımda yitip gitmiş aşıklar...
ceplerimde para etmez hiçliğim...
mahşerleri söndüren alevlerle,
bende seviyordum dediğin velevlerle...
vavlarla, hemzelerle, eliflerle...
başkasının gönlünden getirdiğin teliflerle...
besmelesiz yeminlerle...
seninim deyip!
beklettiğin deminlerle...
parça parça kandırdın beni...
" oysa,
ıslığının arkasından şeytan kovalayıp,
sevapları sana bağışlayacak kadar
çok sevmiştim seni... "
daha da bakmam hiçbir hücrenin penceresinden...
kendi müebbetime bir müebbette ben veririm...
yolarım saçlarımda ki akları...
zaten seherlerim
hep cam kırıkları...
"asırlardır büyüyen dikenlerin ucunda
böğürtlen çıkmış,
ölünce mezarıma çicek ekmeyin.."
İsmail Yılmaz
5.0
100% (16)