0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
60
Okunma
Henüz doğmamış sabahların ardında,
Uyanmayı unutan uykuların içinde,
Bir kelime düşer boşluğa;
Ne ses, ne koku, ne şekil taşır
Sadece varoluşun çıplak nefesi.
O nefes, kırılgan bir camın içinde titrer,
Kırılmakla yok olmak arasında,
Ama yokluğu bile aşan bir ışıktır.
Zaman, o anın ötesinde bir gölge;
Saatler donmuş, takvimler susmuş,
Ve ben, sadece seninle
Bu anın sonsuzluğunda buluşurum.
Gözlerin, bilinmeyen bir evrenin kapısı,
Dokunuşun, varlığın başlangıcıdır.
Her şeyin ötesinde,
Hiçbir kelimenin ulaşamadığı yerde,
Sessizlik konuşur bizim dilimizle,
Ve yalnızca biz anlarız,
Zamanın dışındaki nefesi...
Öyle bir an vardır ki,
Hiçbir yazar yazamaz,
Hiçbir şair dize düşüremez,
Çünkü o an,
Kendi kendinin şiiridir.
Bu anın kıyısında, rüzgâr bile susar,
Kimi sırları fısıldar, kimi kalplerde yanar.
Sonsuzluk bile bir adım geride kalır,
Varlığın sessizliğinde tüm evren dalar.
Her nefes, zamanın içinde bir sızı,
Duyulmaz ama hissedilir gizlice.
Gölgeler bile burada anlam bulur,
Işığın ardında yatan kutsal gizlice.
Kalp atışlarımız, zamanı yırtan bir melodi,
Ruhlarımız birleşir, sınırları aşan özgürlük.
Ve biz, o anın içinde kayboluruz,
Sözcüklerin ötesinde, sonsuzluğa doğru yürürüz.
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ / LARDES SYMPRA
(12 TEMMUZ 2025)
5.0
100% (1)