0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
168
Okunma
Bir dua sustu dilimde, sakinleşti geceyle,
Yıldızlar döküldü sırayla karanlık perdeye.
Yalnızlık çöreklendi kalbimin ışıksız derinine...
Yıkıldığım yerde sen vardın, ey hayat.
Kalbimden çözülürken umut ipleri,
Kırgın hatıralar tutardı ellerimi.
Renkler silinmişken gözlerin aynasından,
Unutulduğum yerde sen vardın, ey yalnızlık.
Bir ömrü sustura sustura taşırken,
Zamanın nehrinde savrulup dururken,
Nefesim daralır, ruhum çökerken derinden...
Yıkıldığım yerde sen vardın, ey gece.
Kırık bir aynada bakarken yüzüme,
Gözyaşlarım sessizce damlar gözümde.
Hayatın yükü çökerken dizlerime...
Unutulduğum yerde sen vardın, ey yalnızlık.
Adını unuttuğum dualar gibi,
Sürgün düşlerde boğulmuş gibiydim.
Tam silerken parçalanmış güneşi,
Yıkıldığım yerde sen vardın, ey hayat.
Bir fırtına koptu derin sessizliğimde,
Kırgın rüzgârlar sürüklüyor düşlerimi.
Bir el uzandı, tuttu yarını bugünden...
Yıkıldığım yerde sen vardın, ey yalnızlık.
Gece koyulaştıkça yüreğim daralır,
Bir ışık yanar içimde ara sıra.
O ışık sensin... Sessiz bir sevda.
Unutulduğum yerde sen vardın, ey gece.
5.0
100% (2)