0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
71
Okunma
Zaferle uyandı dağlar,
kanını içti toprağın.
Bir uluyuş yankılandı çağlarca:
Börü geldi!
Tarihin nabzı
bozkırda attı o gece.
Ay, kılıç gibi doğdu göğün ortasına.
Ve yıldızlar diz çöktü
ilk duasına bir yiğidin.
Gönlünde Kudüs vardı ilkin,
suskunun secdesiyle konuşan bir kalp.
Yaseminlerin kanla sulandığı o bahçede
gözleri
ezanı işittiği ilk bebek kadar berraktı.
Biliyordu:
O şehir
ancak secdeyle kurtulur.
Sonra kuzeye çevirdi yüzünü;
buz tutmuş nice kalbi
bir nefesiyle eriten
Aslan’a…
Kuzeyin Aslanı dedi ona;
zulmü soğukta yakan,
bir bakışıyla
zulmette yol çizen.
Aldı selamı,
taşıdı Anadolu’ya.
Dağlar selam durdu geçerken.
Her adım bir bedel,
her nehir bir dua,
her taş
bir şehidin emaneti.
Dediler:
"Kimdir bu gölgesi bile korkutan?"
Bir nara yankılandı siperlerden:
Börü’dür!
O,
gökten düşen bir ay parçası gibi
geceyi yırtar.
Sustuğu yerden
tarih başlar.
Ve nihayet,
bir güneş doğdu Cend’den.
Çocuk değildi,
çağ idi o.
Gök kubbenin altını
tek bir uluma sarınca
zaman eğildi önünde.
Unutma:
Ben
neferin dizinde dua,
kumandanın bakışında sır,
şairin mısrasında yeminim.
Adım Börü…
İlk savaşta doğar,
son secdede beklerim.
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ / LARDES SYMPRA
(8 TEMMUZ 2025)
5.0
100% (1)