0
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
258
Okunma
Biliyorum...
Zaman doldu.
Artık kelimeler bile nefesimi tüketiyor.
Ama son bir defa…
Sana anlatmak istiyorum.
Çünkü bu,
Sana olan son sesim olacak.
Ben ölüyorum.
Evet...
Artık saklayacak gücüm kalmadı.
Hissediyorum;
Vücudumdan yavaşça çekiliyor kan.
Sıcaklık azalıyor,
Göz kapaklarım ağırlaşıyor...
Ama sana bakınca,
Hâlâ içim titriyor.
Sakladım...
Aylarca, gözlerinin içine baka baka...
Sakladım, yalan söyledim.
“Yorgunum sadece,” dedim.
“Trafik çok yordu, halsizim,” dedim.
Oysa her gün,
Biraz daha tükendim.
Saçlarım yastıkta kalıyordu...
Gülümseyişimin ardından, gözaltlarım morarıyordu.
Ama sana her baktığımda
Kendimi güçlü gösterdim.
Çünkü sen…
Beni öyle hatırla istedim.
Hastaneye yalnız geldim.
Refakatçi istemedim.
Adını bile almadım yanıma...
Beni öyle görmeni istemedim çünkü.
Solmuş, çökmüş, çaresiz…
Birini öyle sevmezdin.
Ben de seni…
Öyle sevmeni istemedim.
Biliyor musun...
Odamın penceresi küçük.
Arada güvercinler geliyor pencere önüne...
Ve gözlerimi her kapattığımda,
Birlikte yürüdüğümüz o kaldırımda buluyorum kendimi.
Sen önümde yürürken,
Ben arkandan bakıyorum selvi boyuna,
İpek gibi siyah saçlarına...
Şimdi söylemek istiyorum.
Geç kaldım, biliyorum… ama
Seni sevdim.
Hem de kendimden çok.
Sana gösteremediğim kadar,
Anlatamadığım kadar çok sevdim...
Ben gidiyorum şimdi.
Ama ardımda,
Ne bir veda mektubu…
Ne bir iz bırakıyorum.
Çünkü ben,
Senin hayatında bir yük değil…
Güzel, mutlu hatıralar bırakmak istedim.
Ve son kez gözlerimi kaparken…
Yalnızca şunu istiyorum:
Beni saçsız, yorgun, solgun hâlimle değil...
Sana ilk “merhaba” dediğim günkü hâlimle hatırla.
Gözlerimde umut varken…
Ellerimde hâlâ sana tutunacak bir kuvvet varkenki hâlimle hatırla...
Ben gidiyorum...
Ama seni…
Ömrümün sonuna kadar gülüşlerini yanımda götürerek gidiyorum.
Elveda sevgilim, Senin o çukur gamzelerinden öpüyorum.
5.0
100% (4)