0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
79
Okunma
Bugün on dört Şubat, sevgililer günü, canım,
Sen varsın kalbimde, dolduramaz kimse yerini.
Yalnız dünyamda, umutsuzca sana yürüyorum,
Dün akşam, sararmış resmini indirdim duvardan,
Bakınca yüreğim sızladı, tutamadım gözyaşlarımı.
Çıkıp koştum evden, delicesine geldim sokağınıza,
Etrafımda sadece kurumuş hazan yaprakları var,
Yüreğimde dinmek bilmeyen sessiz çığlıklar.
Aslında biliyordum, senin bir daha gelmeyeceğini,
Ama kalbime söz geçmiyor, anlatamıyorum yokluğunu.
Buz kesmiş bedenim, bu sabah birden ürperip uyandı,
Senin hayalini, beyazları tabiat giymiş bak,
Derin karanlıklara batıyor, seninle doğan güneşim,
Şarkılar sessiz, şiirler sessiz, gönlüm sensiz kaldı,
Tüm kainat ağlıyor gidişine, gökyüzünü yıkarcasına.
Ey benim kıymetli kardelen çiçeğim, nasılda soldun,
Hiç düşünmedin mi, ardında bıraktığın yaralı yüreği?
Benim yokluğumda kahrolur, biter tükenir demedin mi?
Kim görse şimdi beni, ya derbeder diyor ya da serseri,
Aklımı, ruhumu kaybettim, sen benden gittin gideli.
Zamansız bu gidiş, neden sevgili? Neydi seni büyüleyen?
Kara toprakların soğuk yüzü mü aldattı seni, kardelen?
Öyle bir derde saldın ki beni, dermanı yok diyorlar,
Kime sorsam kaybettiğim seni, yüzüme bakıp ağlıyorlar,
Kimileri de boynuma sarılıp, "takdiri ilahi" diyor.
Bu akşam son gecem, bu şehirde, budur son sözlerim sana,
Nereye baksam, sen doluyor gözlerim, dayanamıyorum artık,
Her kapı çaldığında, sen geldin sanıp koşup açıyorum,
Bilmiyorum ama galiba ben çıldırıyorum sanırım,
Kendimden kaçamam belki ama, inan, seni üzmem bir daha.