1
Yorum
7
Beğeni
0,0
Puan
323
Okunma
Hücre şiirine nazire olarak yazıldı
Hicran
Alevler üşümemeliydi bir bir soğukta
Sular çırpınmamalıydı bir çağlayanda
Dilim, sözüm yankı yankı
Bir vadide uçmalıydı
Veciz bir üslup ile
Gönüller okşasa
Dağlara uçurduğum kuşlar
Tek parça olarak göğüslere konsa
Adımda bir rahmet kokardı
Olmadı
Musa’nın dilinde yandı kalbim
İbrahim’in elinde kurudu ellerim
Göğse ferahlık veren duam
Firavuna yetmedi
İsa Mesihe değen eller
Kandan mabetlerde, mücrimce kutsandı
Müjde demişti, müjdeler size
Atam İbrahim’in duası gerçek oldu
Adı Ahmet, soyu mübarek bir zat
Kulaklarımdan kalbime fısıldandı
Bekleyin o zaman
Kıyamet yakındır
Kalplerde oynaşan zemberek
Daha kaç şeytanı kıskandırır bilmem
Kalbim bâkir bir Cennet susması
Neyi çağırdım, neyi sustumsa
Tekerrür etti zaman
Ey Hacerler, ey meryemler
Doğsun artık zamana adanmış yürekler
Ashabı kehfler
Yıkılmış duvarları onarsın melekten eller
Ey seraba çöl olan kalpler
Sina’da açılan eller
Bedirde rahmet
Huneynde bereket oldu
Sihri el, göğsümü yaktı da
Yılanlara suy-u zemzem olmadı
Yıkıldı bir bir kalp odalarım
Hücremde bir hicran vakti
Hicrime hicran kattığım yerde miydim
Anlamadım
Gülü kızartan aşkın semasında
Henüz kalbim toy bir yolcuyken
Hızırı tutamadım
İlyası selamlayamadım
Dudaklarım kupkuru bir çöl sessizliği
Lebbeyk...diyemedim
Bir tokmak vuramadım
Gürültüden dağınık seslere
Davudi bir edayla
Haydi kurtulaşa diyen Bilale
Geldim diyemedim samimi bir gönülle
İnkisar-ı kalbim, riya rüzgarlarında
Omzum dik, koşturamadım atları
Suyun sesine yelken açan bir cağrıdır dilim
Hangi boğazda tutunduysa yutkundu
Bölüp parçaladılar tüm organlarımı
Birken bine böldüler
Muhammedi bir mesajın saflığını
Cehalet ateşlerinde yaktılar
Diri diri gömülen kız çocukları
Şimdilerde toprağa değil
Gönüllere mezar
Doğruluk utanç iken
Yalan baş tacı
Nereye dönsem ahlak yoksunu kalpler dipdiri
Ağladım, sustuğum bozulmuşluğa
Daha gözyaşım kurumadan
Ellerim kana boyandı
Hicrime hicran kattığım yerde miydim
Anlamadım