0
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
503
Okunma

Başaklar güneşi gördüğünde doğmuşum
Annemle ağlaşa ağlaşa bir buğday tarlasında.
Göz kapaklarımın altında iki zeytin tanesi,
Ellerim annemin nasırlı ellerinde
Bir şiirin ham hâli gibiymişim.
İlk sözü rüzgâr söylemiş kulağıma
Henüz ezanım okunmadan
Huu…
Sonra güneş öpmüş annemden evvel
Kaderimin yazıldığı yerden beni.
Daha topuğumu vurmadan çatlamış toprak.
Ve o çatlaktan sızmış
Sefalet denilen zenginlik ta kılcal damarlarıma.
Bakmayın siz şimdi paralı fakirliğime,
Yakamdaki bu beyazlığa,
Bu şehir haylazlığıma
Bulutları görünce hâlâ yağmurlar gelir aklıma.
Güneşi görünce gölge.
İçimde esmer bir çocuk koşar
Memleketim geçer aklımdan bölge bölge
Ellerim kekik kokar, ruhum aynı biçimde,
Papatyalar açar, başaklar boy verir içimde.
Değişen biraz saçlarımdır, biraz tenim,
Şairliğim bile topraktan gelir benim.
Hulasa yeniden doğacak olsam dünyaya
Avuçlarımda çile, gözlerimde nem.
Yine bir buğday tarlasında,
Yirmi Haziran’da doğur beni annem.
Aydın YÜKSEL-ANKARA
20.06.2024-Perşembe- 22.23
5.0
100% (3)