2
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
68
Okunma

Nisan çiçeğimdi, kuruyup gitti
Geriye şu mahzun gedası kaldı.
Zülfünü peşinden sürüyüp gitti
Biçare gönlümde edası kaldı.
Ne konuştu, ne de baktı giderken
Hasreti boynuma taktı giderken
İçimdeki şehri yaktı giderken
Külünde susmayan sedası kaldı.
Öyle ani, öyle zamansız bitti
Bir muamma gibi kaybolup gitti
Beni kirpiğinden kaşından etti
Tutunacak bir tek Hüda’sı kaldı.
Şimdi kalbim tutsak, ruhum kafeste
Gözüm pencerede kulağım seste
Beklemem beyhude şu son nefeste
Avucumda bir tek cüdası kaldı.
Gözbebekleri ki ateşten gemi
Mülteci gibi şu sefil gölgemi
Alıp terk eyledi gönül ülkemi
Bana şiir şiir nidası kaldı.
Nasıl sevdiğimi bilse şaşardı
Ölmeyi istemez bin yıl yaşardı
Bilmem bu vedayı nasıl başardı
Ruhumda aşk denen gıdası kaldı.
Ağlasa ağlardım, gülse gülerdim
Ben onun için ne kavgalar verdim
Küsse de yüzünü çevirmez derdim
O suskun, o durgun vedası kaldı.
Aydın YÜKSEL -ANKARA
27-04-2025-Pazar-23:04
5.0
100% (4)