4
Yorum
25
Beğeni
5,0
Puan
590
Okunma
beklerdin
birini gözlemenin sessiz yıkıntısında
yanışımı bir daldan aşağı
kalışımı izledin
aklımın yılkısında ve üstünde atının
bilge ceylan bekledi ormanın çalgısını
avuttun beni yine de
iflah olmamızı diledin
sevdin ve nefret ettin tezgahından gecenin
özenle geçirdin ateşli hummayı
kurak gövdemin üzerinden
sancımı dindirdi yanıbaşımdaki gölgeliğin
ormanın çalgısı bekledi ceylanın kıpırtısını
belki gelirdim senden
beklerdin
kitabı inmiş dinin peygamberini
ummazdın
ne aydan ne güneş, ne de cennetten bir işaret
yığmazdın önüme cehennemini
kan kustu dağlar, parladı ve aktı
ceylanın gözleri önünde
kesti ağlamasını dar geçitler
göllerdeki çökeltinin
avundu yine de
neden anlatmadı katedral
şu ince işçilikle bezeli duvarlar
nihayetinde külden geldiğini
ve beklediğini onu, ulvi seslerin içinde kayboluşunu
~
5.0
100% (6)