4
Yorum
21
Beğeni
5,0
Puan
474
Okunma
keşiş dağlarından sökülen
ince görebilmek için uzak
yaklaştıkça kabalık
kırılsın istemedik
uluorta uzuvlar
yontular keskiler gözlerden ırak
dağılıyor denize dökülen mavilik
mermer ağlar örüldü
yolunmuş kuşların göğüne
gümüş saplanmış sesin şarkısı sustu
aramızdaki uzaklık kadar sır tuttu denizi
çiçek koklamış rüzgarla bezedi onu
koştu koştu kan ter içinde
tuttu omzunu kime yetişse yürüdükleri
üzerindeki kazak söküldükçe
düğümlü
sevdiği havalara bağışladı serçe konmuş kulak ardını
dışarıda karartmadan çıkmış çocuklar
dokununca yan yatacak gemi
bitirdim ağzından akan özsuyu
artık kanamaya hazır, bulutların çarpıştığı gecem
altın göz yaşıyla dağlıyorsa meryemi
eski bir harita göstermiyor
geçtiğim nehirin aslında çöl olduğunu
girince ölü buldum yaşadığım her kenti
~
5.0
100% (6)